Irak Direnişi

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Irak Direnişi (Arapça: جماعات المقاومة العراقية) ABD Silahlı Kuvvetleri öncülüğündeki yabancı silahlı kuvvetler tarafından gerçekleştirilen Irak’ın işgalinin ardından işgal kuvvetlerine, işgal kuvvetlerinin sayesinde iktidara gelmiş olan yönetime karşı silahlı mücadele yürüten, destek veren Iraklı ve yabancı tüm unsurları kapsar. Direniş, ABD önderliğindeki Çokuluslu Güç birliklerinin yanı sıra, iş birliği yaptığı gerekçesiyle diğer Iraklı gruplarla da savaşmaktadır. Direniş, çeşitli farklı taktikler kullansa da asimetrik savaş gereğince genelde gerilla taktiklerine başvurmaktadır.

2003 yılında Irak'a karşı gerçekleşen Amerikan işgali sırasında ve sonrasında gerçekleşen Irak Savaşı sırasında ortaya bir direniş çıkmıştır ve 2003 yılından 2011 yılına kadar devam etmiştir. Direnişin ilk kısmı işgal gerçekleştiğinden kısa bir süre sonra ortaya çıkmıştır ve yeni Irak hükûmetinin kurulmasından öncesine kadar devam etmiştir. 2004 yılından 2007 yılının Mayıs ayına kadar direnişçiler özellikle Çok Uluslu Güçler - Irak[1] ve daha sonra Irak güvenlik güçlerini hedef almıştır. Bunun nedeni, direnişçilerin hükûmet güçlerini işbirlikçi olarak görmeleridir.

Irak'ta ki mezhepçi iç savaşın 2006 yılında başlamasının ardından, Amerikan kontrolü altındaki hedeflere yapılan saldırılar artık Irak polisine, askerî güçlerine ve Nuri el-Maliki'nin Irak hükûmetine yapılmaya başlanmıştır. Saldırılar ve direniş, işgal sonrasında gerçekleşen Amerika'nın üstlendiği imar döneminde de devam etmiştir. Irak'ta ki iç savaş ve mezhepçi şiddet, 2008 yılının ortalarında son buldu fakat Irak direnişi, Amerikan ordusunun Irak'tan 2011 yılında ayrılmasına kadar devam etti. Amerikan ordusunun ayrılmasının ardından, 2011 yılının Aralık ayında hükûmet karşıtı ve mezhepçi direnişçilerin muharebeleri yeniden alevlendi ve tüm Irak'ı sardı. Binlerce zayiata sebep veren bu muharebeler, 2013 yılında başka bir savaşa sebep açtı.

Irak'ta ki direnişçiler birkaç milis güçlerinin bir araya gelmesi, yabancı gönüllü savaşçılar ve Nuri el-Maliki'nin hükûmetinden ayrılmış, hem Nuri'ye hem de Amerikan işgaline karşı duran çeşitli hükûmet kollarının birleşmesi ile oluşuyordu. 2006-2008 Irak Savaşı'nın zirve noktalarında, Irak direnişçileri hem Amerikan destekli hükûmete ve Amerikan ordusuna, hem de farklı mezhepten örgütlere ve gruplara saldırmaya başladı. Direnişçiler, Amerikan ve Irak hükûmetine karşı asimetrik savaş ve yıpratma savaş taktikleri kullandılar fakat rakip milis güçlerine karşı ise zorlayıcı taktikler kullanmayı tercih ettiler. Irak'ın derin mezhep farklılıkları direnişi etkileyen en büyük faktörlerden birisi oldu, direnişçilerin en büyük desteği genellikle kendi ait oldukları mezhepler ile aynı mezhepten olan topluluklar oldu.

Arka plan[değiştir | kaynağı değiştir]

2003 Irak İşgali (19 Mart - 1 Mayıs) daha sonra Irak Savaşı'nı başlattı veya Irak'ı Özgürleştirme Operasyonu. Bu muharebenin işgal güçleri Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık, Avustralya ve Polonya'dan oluşuyordu ve hedefleri Saddam Hüseyin ve hükûmetini devirmekti. Savaş yirmi bir gün sürdü ve Bağdat'ın ele geçirilmesi ile birlikte sona erdi.

2003 yılının 19 Mart'tan 9 Nisan'a kadar süren işgal sürecinde toplam dört ülkenin askerî güçleri mevcut bulundu. Bunlar Amerika Birleşik Devletleri (148,000), Birleşik Krallık (45,000), Avustralya (2,000) ve Polonya (194) idi. Otuz sekiz ülke ise savaş sonrasında Irak'ın stabilize edilmesi ve imarı sürecinde bulunmuştur. İşgalin planlama sürecinde, 18 Şubat tarihinde 100,000 Amerikan güçleri Kuveyt'te bulunmuştur. Amerika Birleşik Devletleri işgal güçlerinin en büyük destekçisi ve kaynak sağlayıcısıydı, fakat bu güçler aynı zamanda Irak Kürdistanı'nda bulunan Peşmerge güçlerinden de destek almıştır.

İşgal, 19 Mart 2003'te Bağdat'ta ki Başkanlık Sarayı'na gerçekleşen bir hava saldırısı ile başlamıştır. Ertesi gün koalisyon güçleri Kuveyt-Irak sınırından Basra'ya saldırmıştır. Aynı vakitte koalisyon güçlerinin özel kuvvetleri Fars Körfezi'nden yaptıkları bir çıkarma ile birlikte Basra etrafındaki petrol sahalarını ele geçirmiştir, sonrasında ana işgal güçleri güney Irak'a ilerlemiş ve Nasıriye Muharebesi'ni gerçekleştirmiştir. Irak'ın geneli ve Irak hükûmetinin ve ordusunun kilit noktaları devasa hava saldırılarına maruz kalmıştır, bu operasyonun hedefi Irak'ı kaos ortamına sokmak ve efektif bir direnişi engellemekti. 26 Mart gününde 173. Havacı Tugayları, Kerkük şehrinin kuzeyine inerek Kürt isyancılara katıldılar ve Irak'ın kuzeyini işgal etmek için Irak ordusuna karşı birlikte koordineli saldırılar düzenlediler.

İşgal güçlerinin ana kuvveti, Irak'ın merkezine ilerledi ve burada çok az direniş ile karşılaştı. Irak ordusunun çoğunluğu kolayca yenildi ve Bağdat, 9 Nisan tarihinde ele geçirildi. Diğer operasyonlar Irak ordusunun kilit noktalarına ve stratejik noktalara yönelik yapıldı, özellikle Kerkük'ün 10 Nisan'da ele geçirilmesi ve Tikrit'in 15 Nisan'da ele geçirilmesi. Irak başkanı Saddam Hüseyin ve merkez liderlik bu süre boyunca saklandı.

1 Mayıs tarihinde genel işgal operasyonlarının bittiği duyuruldu, Irak Savaşı'nın işgal bölümünün bitirildiği ve stabilize ile imar bölümünün başladığı duyuruldu. Bu dönem aynı zamanda Irak direnişinin başlangıç kısmıdır.

Tarih[değiştir | kaynağı değiştir]

Direnişin İlk Etabı (2003-06)[değiştir | kaynağı değiştir]

2003 ve 2006 yılları arasındaki işgal ve Saddam'ın hükmünün sona erişi, Irak direnişini başlattı. Silahlı direnişin ilk hedefi Amerikan destekli Çok Uluslu Güçler ve Amerikan ordusu oldu. Bu etap 2006 yılına kadar sürdü, aynı yıl ise mezhep bazlı bir iç savaşa dönüşerek Irak Savaşı'nın en vahşet dolu etabı haline geldi.

Mezhep Bazlı İç Savaş (2006-08)[değiştir | kaynağı değiştir]

2003 yılında gerçekleşen işgalin ardından durum kötüleşmeye başladı ve 2007 yılında Irak'ta ki Sünni ve Şii fraksiyonların karşılıklı çatışmaları, Amerikan istihbaratına göre bir iç savaşa doğru sürüklenmekteydi.[2] 10 Ocak 2007 tarihinde George W. Bush'ın Amerikan halkına verdiği bir konuşma sırasında; Irak'ta ki mezhepçi çatışmaların yüzde sekseninin Bağdat'ın 48 km etrafında olduğunu ve bu çatışmaların Bağdat'a da yayılarak Irak halkının özgürlüğe olan güvenini sarstığını söyledi.[3] Amerikan halkına yapılan bir ankette %65 ila %85 arasındaki sonuçlar halkın, Irak'ta bir iç savaş olduğunu düşündüğünü bildirdi.[4][5] Fakat, Irak halkına yapılan bir anket neticesinde 2007 yılında halkın %61'i bir iç savaşın çıktığına veya çıkacağına inanmadığını bildirdi.[6]

2006 yılının Ekim ayında, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) ve Irak hükûmeti, 2006 yılında gerçekleşen el-Askeri Camii saldırısı neticesinde 370,000 Iraklı'nın yerlerinden edildiğini ve toplam Iraklı göçmen sayısını 1.6 milyondan fazla bir sayıya çıkardığını bildirdi.[7] 2008 yılında, BMMYK tahmin edilen göçmen sayısını 4.7 milyona çıkardı (nüfusun yaklaşık 16%). Yurt dışına kaçan göçmenlerin sayısı tahmini olarak 2 milyon, yerlerinden edilen lakin yurt içinde kalanların sayısı ise 2.7 milyon idi.[8] Tahmin edilen yetim çocukların sayısı 400,000 (Bağdat Vilayetsel Konsey'e göre) ila 870.000 (Birleşmiş Milletler raporuna göre) arasında idi. Irak yozlaşma karşıtı konseyine göre ise bu sayı beş milyon idi.[9] Kızıl Haç aynı zamanda Irak'ta ki halkın yetersiz ve kalitesiz su kaynaklarına bel bağlamak zorunda kalmasıyla Irak'ın insani durumu dünyanın en kritik durumlarından biri olmaya devam ettiğini bildirdi.[10]

Foreign Policy dergisi ve Fund for Peace tarafından hazırlanan Failed States Index'e göre Irak, 2005'ten 2008'e kadar dünyanın en istikrarsız 5 ülkesinden biriydi.[11] 2007'de üst düzey ABD dış politika uzmanları arasında yapılan bir anket, on yıl içinde uzmanların sadece %3'ünün ABD'nin Irak'ı bir "demokrasinin feneri" olarak yeniden inşa edebileceğine inandığını ve uzmanların %58'inin Sünni-Şii çatışmalarının daha da artacağına inandığını gösterdi.[12]

Haziran 2008'de ABD Savunma Bakanlığı, "Irak'taki güvenlik, siyasi ve ekonomik eğilimlerin olumlu olmaya devam ettiğini; ancak, kırılgan, tersine çevrilebilir ve dengesiz olduklarını" bildirdi.[13] Temmuz 2008'de ABD Kongresi'nin denetim kolu, "Irak için Temmuz 2008'den sonra ABD'nin amaç ve hedefi, Irak'ın kendini yönetebilecek, savunabilecek, savunabilecek ve barışı sürdürebilecek bir rejim haline gelmesi". olduğunu söyledi.[14]

Dış İlişkiler Konseyi Ortadoğu Araştırmaları Kıdemli Üyesi Steven Simon, Mayıs 2008'de 'son kısa vadeli kazanımların' "uzun vadeli istikrarlı, üniter bir Irak hedefi pahasına geldiğini" yazdı. Irak güvenlik güçlerinin 30 Haziran 2009'da güvenlik operasyonlarında liderliği ele geçirmesinin ardından Irak, "savaşla ilgili her türlü şiddette çarpıcı bir azalma yaşadı ... ve sivil ve askeri ölümler aynı döneme göre yüzde 80 ila 90 azaldı." bildirisini yayınladı.[15]

2008-2011 Direnişi[değiştir | kaynağı değiştir]

El Kaide'nin Irak'taki çabalarının en düşük noktası olan 2010'da araba bombalamaları ayda ortalama 10'a düştü ve yılda sadece iki ya da üç kez çok noktalı saldırılar gerçekleşti.

Bileşenleri[değiştir | kaynağı değiştir]

Irak Direnişinin gizli karakterinin de nedeniyle kaç adet yapıdan oluştuğu tam olarak bilinmemektedir. Bünyesinde en az bir düzine ana yapı olduğu tahmin edilen direnişe destek veren irli ufaklı en az 40 grup olduğu düşünülmektedir. Gizli yapısından ötürü tam bileşenleri bilinmemekle beraber ana unsurlar şöyle sıralanabilir:

  • Baasçılar: Saddam Hüseyin rejimi döneminde iktidarda bulunan ordu ve/veya istihbarat teşkilatı içinde olanlar. Ana ideolojileri Arap birliğidir.
  • Irak milliyetçileri: Irak’ın egemen olmasını isteyen Iraklılar. Arap birliği çerçevesinde olmamakla beraber Kuveyt ve İran topraklarındaki Huzistan’ı da içerecek şekilde toprak bütünlüğünü savunurlar.
  • Irak Salafi müslümanları: Salafi hareketinin silahlı savunucularıdır. ABD işgaline karşı olmakla beraber Baas Partisi ile aralarında iyi ilişkiler bulunmaz.
  • Şii milisler: Bu akıma İran ile ilişkili Bedir Tugayı, Mehdi Ordusu ve Mukteda El Sadr taraftarları dahildir. Bu gruplar ne etnik bir grubun çıkarlarını ne de Irak devletinin üzerine inşa edildiği geleneksel ideolojiyi savunmaktadır.
  • Yabancı savaşçılar/gönüllüler: Çoğunlukla El-Kaide ile ilişkili, Selefi-Vahabi inanca sahip, kendilerini cihat yolunda savaşanlar olarak gören grup.
  • sosyalist/komünist devrimci gruplar: Irak Komünist Partisi yönetiminin Irak hükûmetine destek vermesinin ardından partiden ayrılmalar olduğu ve en azından bir (Irak Silahlı Devrimci Direniş adlı örgüt) silahlı devrimci örgütün bulunduğu bilinmektedir.
  • Silahlı mücadeleyi reddeden ancak ABD işgaline karşı çıkan direniş grupları.

Arap milliyetçileri[değiştir | kaynağı değiştir]

Baas partisi[değiştir | kaynağı değiştir]

Baas Partisi bayrağı

Baasçılar çoğunlukla eski Baas Partisi üyelerini, Saddam’ın Fedaileri adlı milis örgüt üyelerini ve Irak eski istihbarat servisi Genel İstihbarat Servisinin üyelerini kapsar. Amaçları yeniden Baas Partisinin iktidarını kurmaktır. Bağdat’ın düşüşünden sonra örgütsel yapısı korunarak direnişe destek verilse de Saddam Hüseyin’in yakalanarak idam edilmesinden sonra çeşitli direniş gruplarına bölünmüştür. Baas Partisinin iktidara dönüşü hedefi geçerliliğini kaybedince direnişteki amaç diğer güçlerle iş birliği yapılarak ABD işgalinin sona erdirilmesi olarak değiştirilmiştir. Saddam’ın Fedaileri örgütü özellikle Sünni Üçgeni olarak adlandırılan bölgede etkili olacaktır.[16] Saddam’ın idamından sonra önde gelen Baas lideri İzzet İbrahim El Duri olmuştur. Suriye’de iktidarda olan Baas Partisinin Irak Baas Partisi ile ilişkisi olduğu tahmin edilmektedir.[17]

Irak milliyetçileri[değiştir | kaynağı değiştir]

Irak milliyetçileri genelde Arapların yoğun olduğu bölgelerden gelmektedir. İşgale karşı çıkma sebeplerinin arasında prensip olarak işgale karşı çıkmanın yanı sıra işgalci kuvvetlerin Irak genelinde kamu hizmetlerini yerine getirmeyişi ile egemenliğin verilmemesi olarak görülmektedir.

Sünni müslümanlar[değiştir | kaynağı değiştir]

Sünni müslümanlar genellikle Vahhabi hareketin takipçisi olup arınmış İslamiyetin getirilmesini savunur. Ülkedeki tüm gayri müslim etkileri sona erdirmek isterler. Irak genelinde Hristiyanlar, Yezidiler başta olmak üzere diğer dini gruplara saldırırlar. Militan İslami hareketlerden Müslüman Kardeşler örgütünün ülkede etkili olduğu bilinmektedir. Irak İslami Partisi olarak örgütlenen hareket seçimlere girmiş ve Nuri El Maliki hükûmetine katılmıştır.[18] Parti ülkedeki ABD Silahlı Kuvvetlerinin ayrılmasını, Baas Partisine yönelik operasyonların durdurulmasını istemekte, Irak’ın federal olarak bölünmesine karşı çıkmakta ve İslami değerlerin yüceltilmesini savunmaktadır.[19]

Şii müslümanlar[değiştir | kaynağı değiştir]

Irak’da iktidara gelen yönetimler kuvvetli Şii müslümanların desteği olmadan hükûmet kuramayacaklarından bu grup içindeki militan örgütler olan Bedir Tugayı ve Mehdi Ordusu gibi silahlı grupların üzerine gitmemiştir.[20] Bu silahlı grupların özellikle İran tarafından eğitim ve teçhizat bakımından desteklendiğine dair bilgiler bulunmaktadır.[21]

Bedir Tugayı[değiştir | kaynağı değiştir]

Irak’daki en önemli Şii milis örgütlerinden olan Bedir Tugayı, Irak İslam Devrim Konseyi’nin[22] askeri kanadıdır. Grup çoğunlukla Kerbela bölgesinde güçlüdür. Grubun kökenleri İran-Irak Savaşı dönemine dayanır. Bu dönemde Saddam Hüseyin’e karşı İran hükûmeti tarafından kurulan örgüt Saddam döneminde Irak’dan kovulan Iraklılardan oluşuyordu. Savaşın 1988 yılında sona ermesinden sonra İran’da kalan grup, 2003 yılında Saddam’ın devrilmesinden sonra Irak’a geçti ve ABD Silahlı Kuvvetlerine yardım ederek direnişe karşı savaşta yer aldı. Irak Yüksek İslami Konseyi seçimlere katılmış ve Şii ittifakı olan Birleşik Irak İttifakı’nda yer alarak parlamentoya 36 temsilci sokmayı başarmıştır. Bedir Tugayı bugün iktidarda olan Irak Başbakanı Nuri El Maliki’yi desteklemektedir.

Mukteda El Sadr[değiştir | kaynağı değiştir]

Şii dini lider Mukteda El Sadr, özellikle Bağdat’ın yoksul tabakasından ve güney kentlerindeki Şiilerden yoğun destek almaktadır. Bağdat’daki Sadr bölgesinden güneydeki Basra’ya kadar etkili olabilmektedir. Sadr’a ve komutasındaki Mehdi Ordusuna karşı ABD tarafından başlatılan operasyonlar sonucunda 2004 yılı Nisan ayında Mehdi Ordusu saldırıya geçmiş ve iki ay sonunda zorlukla bastırılmıştır. Ağustos ayında Necef’de başlatılan ikinci büyük saldırı Ayetullah Ali Hüseyni Sistani’nin araya girmesiyle sona erdirilmiş ve ateşkes ilan edilmiştir. Bu dönemden sonra Sadr, daha çok siyasi alanda faaliyet göstermiştir. Sadr taraftarları günümüzde ABD işgaline karşı silahsız direnişe devam etmektedir.[23] Militan yanına rağmen Sadr Irak halkı arasında oldukça popülerdir. Bu ilgi Sadr’ın siyasi etkisini de artırmış ve seçimler sonunda parlamentoda kazandığı vekillikler sayesinde hükûmetin oluşturulmasında önemli bir rol oynamıştır.[24] 2007 yılında İran’a sürgüne giden Sadr, bir yıl sonra yeniden Irak’a dönmüştür. İran tarafından desteklenme iddialarına karşı Iraklı yanına vurgu yapan Sadr, ABD işgaline şiddetle karşı çıktığı ve özellikle yoksul gençler arasında çok taraftarı olmasından ötürü Irak'taki Şiiliğin en önemli lideri Ayetullah Ali Husaini Sistani ile arasında gerginlik sürmektedir.

Siyasi gruplar[değiştir | kaynağı değiştir]

Marksistler[değiştir | kaynağı değiştir]

15 Mayıs 2007 tarihinde Irak Silahlı Devrimci Direniş adlı örgütün Necef, Hilla ve Kerbela’da bildiri dağıttığı bilinmektedir. Ayrıca Bağdat hükûmetini destekleyen Irak Komünist Partisi’nin işbirlikçi tutumunu kabul etmeyen partililerin partiden ayrılarak direniş saflarına geçtikleri bilinmektedir.[25]

Yabancı savaşçılar[değiştir | kaynağı değiştir]

2003 yılı Aralık ayında ele geçirilen Saddam Hüseyin’in üzerinde bulunduğu CIA tarafından iddia edilen belgelerde ilginç bilgiler olduğu öne sürülmüştür.[26] Buna göre Saddam, Baas Partisi militanlarına yabancı savaşçılara karşı dikkatli olmalarını tavsiye ederek, bu grupların amaçlarının Baas ile aynı olmayabileceğini belirtmiştir. Bu fikirlerine rağmen yabancı savaşçılarla iş birliği veya istihbarat ortaklığı yapılmasını engelleyici bir talimat vermemiştir.

Yabancı savaşçılar çoğunlukla komşu ülkelerdeki Araplardan oluşmaktadır. Genelde Irak Direnişine katılmak için Suriye ve Suudi Arabistan sınırlarından ülkeye sızmışlardır. Özellikle Vahhabi militanlar Irak’ı yeni bir cihat alanı olarak görmekte ve yoğunlaşmaktadır. Ürdün doğumlu Iraklı lider Ebu Musab ez-Zerkavi'nin öldürüldüğü öne sürülen 7 Haziran 2006 tarihine kadar yüzlerle ifade edilen sayıda savaşçısıyla bölgede faal olduğu sanılmaktadır.

Yabancı savaşçılar terimin Batı basını tarafından kullanılan taraflı bir terim olarak değerlendirildiği görülmüştür. Irak’da bulunan ve işgalci konumunda olan Çokuluslu Gücün de bu kapsamda değerlendirilmesi talep edilmektedir.[27]

ABD Silahlı Kuvvetlerine karşı savaşan yabancı savaşçıların tam olarak sayısı bilinmemekle beraber Irak Direnişinin çok az bir kısmını oluşturdukları tahmin edilmektedir.[28] Genel direniş içindeki az sayılarına rağmen yabancı savaşçıların varlığı kesinleştirilmiş ve genelde intihar bombalama eylemleri onlara atfedilmiştir. ABD'nin bir bölgeye saldırmak için bölgede yabancı savaşçıların varolduğunu iddia ederek harekât başlatması da çeşitli gazeteciler tarafından sorgulanmıştır.[29]

Ebu Musab ez-Zerkavi[değiştir | kaynağı değiştir]

2004 yılı Mart ayında öldürüldüğü iddia edilse de cesedi bulunmamıştır.[30] 2004 yılında ABD Silahlı Kuvvetleri Felluce’ye saldırma gerekçeleri olarak Ebu Musab ez-Zerkavi’nin burada bulunduğunu öne sürecek, bu iddia Iraklılar tarafından yalanlanacaktır. Bu açıdan bakıldığında gerçekten yaşamış birisi olup olmadığını bile sorgulayanlar bulunmaktadır.[31] Bizzat ona bağlı direniş gruplarının adına atfedilen eylemleri gerçekleştirip gerçekleşmediği kesin olarak bilinmemektedir. Buna El Kaide olarak tanımlanan örgütün yapısı da izin vermektedir. Merkezi bir yapısı olmayan örgüte isteyen küçük bir grup dahil olabilmekte ve tüm örgüt adına kendi başına karar aldığı eylemleri gerçekleştirmektedir. Ez-Zerkavi’nin 8 Haziran 2006 günü ABD Hava Kuvvetleri bombardımanı sonrasında öldürüldüğü iddia edilmiş ve kamuoyuna bu yönde fotoğraflar gösterilmiştir.

Yabancı savaşçılar ile Iraklı direnişçiler arasındaki ilişkiler[değiştir | kaynağı değiştir]

Yabancı savaşçıların sivillerin yoğun olarak bulundukları bölgelere düzenledikleri saldırılar, İslamiyeti yorumlama farklılıkları ve yerel gruplarla aralarında bölgesel denetime dair çıkan anlaşmazlıklar Iraklı direnişçilerle aralarında gerilimin hatta bazı durumlarda çatışmaların çıkmasına yol açmıştır.[32]

İran etkisi[değiştir | kaynağı değiştir]

ABD Silahlı Kuvvetleri istihbaratına göre en az 150 İranlı askeri istihbarat üyesi ve çok sayıda İran Devrim Muhafızı Irak’da görev yapmaktadır.[33] ABD Silahlı Kuvvetleri gözaltına aldığı İranlıların parmak izlerini almakta, fotoğraflarını çekmekte hatta bazı durumlarda DNA örneği alarak salıvermekteydi. İranlı ajanların üzerinde gelişmiş teknoloji ürünü patlayıcılar, ateşli silahlar bulunmuştur. İran’ın özellikle Mehdi Ordusu üzerinden Irak Hükûmetine etki yaptığı iddia edilmektedir.

Silahsız gruplar[değiştir | kaynağı değiştir]

Silahlı drenişçilerin dışında ABD işgaline karşı çıkan silahsız gruplar da bulunmaktadır. Ulusal Kuruluş Kongresi adlı oluşum işgale karşı çıkan farklı dinlerden, etnik kökenlerden ve siyasi akımlardan gelen muhalifleri birleştirir. Silahlı direnişi her ulusun doğal hakkı olarak görse de siyasette şiddetin uygulanmasını kabul etmez. ABD işgalinin gölgesinde kurulan İyad Allavi hükûmetine karşı çıkar ve kurulan parlamentoyu tanımaz.[34]

Bunun dışında yasak olmasına rağmen örgütlülüğünü sağlayan Irak Sendikalar Federasyonu ve Irak İşsizler Sendikası işgale karşı çıkmaktadır. Petrol İşçileri Sendikası Irak’daki işgale son verilmesini talep etmekle beraber genel seçimlere katılmak konusunda üyelerini serbest bırakmıştır.[35]

Direnişin gücü ve etkisi[değiştir | kaynağı değiştir]

Yoğun çatışmalara sahne olan Telafer'de devriye gezen ABD zırhlı birlikleri

İşgale karşı en ciddi direniş Fırat Nehri boyunca şehir ve kırsal bölgelerde yaşanmaktadır. Suriye sınırından başlayarak Ramadi, Felluce, Bağdat ve Tikrit öne çıkan direniş bölgeleridir. Ayrıca Musul bölgesiyle Telafer’de de ciddi direniş yaşanmıştır. Bağdat’ın güneyindeki Mahmudiye, Latifiye ve Yusufiye’de de direniş gözlenmiştir. ABD tarafından öne sürülen iddiada direnişçilerin Suriye sınırından desteklendiği öne sürülmüştür.

Toplam direniş savaşçısı sayısına dair belirsizlik olsa da genel rakam 100 ila 130 bin arasında verilmektedir.

Bağdat ülkenin direniş açısında en önemli ve en zorlu bölgesidir. Burada farklı gruplar bölgelerine hakim olabilmek için hem ABD askerleriyle hem de diğer gruplarla çarpışmaktadır. ABD askerî personel sayısının olağanüstü derecede artması bile başkentteki durumu değiştirmemiştir.

Musul bölgesi geçen zamanla Peşmergelerin kontrolüne girmiş ve ABD işgali için görece sakin bölgeler arasına girmiştir.

İşgalin ilk dönemlerinde daha basit tarz saldırılar düzenleyen direnişçiler, geçen zamanla beraber daha karmaşık taktik silah kullanır hale gelmiştir.

2010 yılı Temmuz ayına göre başta 4374 ABD askeri olmak üzere toplam 4731 Çokuluslu Güç askeri hayatını kaybetmiş, 31.882 ABD askeri yaralanmıştır.[36] Buna karşılık direnişin verdiği kayıplara ait tarafsız ve kesin bir sayı bulunmamaktadır.

Direniş saldırıları ve silahları[değiştir | kaynağı değiştir]

Patlayıcı[değiştir | kaynağı değiştir]

Direnişçilerin en çok başvurduğu silah yine kendileri tarafından yapılan düzenekler içeren patlayıcılardır. Savaşın hemen ardından Irak genelinde yaşanan kaos ve yağma döneminde çok sayıda cephanelik ve silah deposu yağmalanmıştır. Bu durumun direnişin eline muazzam bir cephanelik verdiği düşünülmektedir.

Patlayıcıların mekanizmaları basit çekme usulünden, bubi tuzaklarına, cep telefonlarından telsizlere kadar değişiklik göstermektedir. Top mermileri ve şarapnel etkisi yapması için kullanılan inşaat malzemeleri ile çok etkili ve özellikle yol kenarlarında kullanılan patlayıcılar yapıldığı bilinmektedir. Bu tarz saldırıların direnişçilerin en çok tercih ettiği ve işgalcilere en çok zayiat verdiren saldırı tarzı olduğu ortaya çıkmıştır.

Pusu[değiştir | kaynağı değiştir]

Irak Direnişi tarafından kurulan bir pusudan sonra bölgeye giden ABD Silahlı Kuvvetlerine ait helikopter ve piyadeler

Direnişçiler sık sık askeri konvoylara ve devriye gezen birliklere AK-47 tüfekleri ve RPGlerle saldırıda bulunmuştur. Bu saldırılarda özellikle zayıf zırhlı Humvee araçları hedef alınmıştır. Şehir merkezlerinde yoğun trafiğin bulunduğu yerler, kırsal kesim veya gizlenme sağlayacak herhangi bir yer pusu için yeterli olmaktadır.

Bu tür saldırılarda saldırı işgalciler tarafından doğrudan merkeze bildirildiği için çok kısa bir sürede direnişçilerin dağılması gerekmektedir. Zırhlı birliklere karşı yapılan pusular çok etkili olmamakla beraber özellikle askeri ve polis birliklerine karşı yapılan pusular öldürücü olmuştur.

Keskin nişancı[değiştir | kaynağı değiştir]

Irak Direnişi keskin nişancı birimlerini kurmuş ve kullanmıştır. Bu tür saldırılarda özellikle işgalci birlik komutanları hedef seçilir ve sabırla ateş etmek için en uygun durum beklenir. Çok sayıda ABD askeri keskin nişancılara hedef olurken, Blackwater gibi özel güvenlik şirketi çalışanları da hedef alınmış ve öldürülmüştür. Ayrıca Juba kod adlı keskin nişancının yüzün üzerinde ABD askerî personelini öldürdüğü veya yaraladığı iddia edilmektedir.

Havan ve roket[değiştir | kaynağı değiştir]

Direnişin tercih ettiği diğer bir saldırı yöntemi ise işgal kuvvetlerini veya hükûmete ait binaları hedef alan havan veya roket saldırılarıdır. Havan veya roket atışından sonra direnişçiler hızla saldırının olduğu yerden uzaklaşabilmekte ve karşı ateş alma ihtimalleri en aza inmektedir. Hızla olay yerinden uzaklaşmaya imkân tanıyan motorlu araçların arka kısmına monte edilen teçhizata da rastlanmıştır. Bu tür saldırı tarzının hedefi vurma ihtimali zayıf olmakla beraber sabit hedeflerde başarı oranı artmaktadır.

Uçaksavar[değiştir | kaynağı değiştir]

Direniş tarafından düşürülen bir AH-64 Apache

İşgalin ilk dönemlerinden itibaren özellikle ABD Hava Kuvvetlerine ait savaş helikopterleri direnişçilerce yoğun olarak hedef alınmıştır. Genellikle saklanılan yerden yapılan saldırılarda RPG'lerin yanı sıra ısı güdümlü o